Halk arasında genellikle satış sözleşmelerinde kapora (kaparo) adı altında bir miktar ödemeler yapıldığı bilinmektedir. Ancak yasa koyucunun düzenlemelerinde kapora adı altında bir kanuni düzenleme yoktur. Bu durumda uygulamada kapora adı altında yapılan ödemelerin hukuki düzlemde akıbeti ne olacaktır? Bu yazımızda bu konuya açıklık getirmeye çalışacağım.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda Bağlanma Parası ve Cayma Parası adı altında kanuni düzenlemeler vardır ve özellikleri bakımından birbirinden farklılıklar göstermektedir. Kanun koyucunun adı geçen hukuki kurumları düzenlemesindeki amaç sözleşmenin yapılması aşamasında gerçekleştirilen ve çoğunlukla kapora adı altında ödenen paraların yasal düzenlemesini gerçekleştirmektir. Bu noktada kanun koyucunun kapora adını düzenlemelerde tercih etmemesi uygulama ile kanunların uyuşmasında eksiklik olarak değerlendirilebilir.

Kapora sözlük anlamı ile ‘’ Bir sözleşmenin yapılışı sırasında, bağlanmayı güvenceye almak üzere, taraflardan birinin ötekine verdiği, miktarı anlaşmaya bağlı paraya verilen isim. ‘’ dir. Uygulamada ise insanların kapora hakkında genel düşüncesi şudur; Bir satış işleminde, satış görüşmelerin nihayete ermesi aşamasında, tamamen ifaların gerçekleştirilmesinden önce, alıcının satıcıya verdiği bir miktar kısmi ön ödemedir. Ve genel olarak alıcı bu ödemeyi yaparken sözleşmeden döndüğü durumda ödemeyi geri alamayacağını düşünür ve varsayar. Ancak kanuni düzenleme bu doğrultuda değildir.

Kapora ödemesi bağlanma parası niteliğindedir ve amacı sözleşmenin yapıldığını delillendirmektir. Bunun dışında kanunun ön gördüğü başkaca bir fonksiyonu yoktur. Başkaca fonksiyondan kasıt alıcının sözleşmeden cayması durumunda kaporanın satıcıda kalması amacı ve fonksiyonudur. Bu fonksiyonu ve amacı gerçekleştirebilecek sözleşmeler pek tabi yapılabilir. Bu durumda yapılan ödeme kapora adı altında bağlanma parası olmayacaktır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda yer alan Cayma parası hükmünde olacaktır. Bu durumda T.B.K. 178 devreye girecek ve parayı veren alıcı sözleşmeden cayarsa verdiği parayı bırakacak, parayı alan satıcı cayarsa aldığını iade edecek üzerine aynı miktarda ödeme yapacaktır.

6098 Sayılı T.B.K. Bağlanma parası
MADDE 177
- Sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel âdet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür.

6098 Sayılı T.B.K. Cayma parası
MADDE 178
- Cayma parası kararlaştırılmışsa, taraflardan her biri sözleşmeden caymaya yetkili sayılır; bu durumda parayı vermiş olan cayarsa verdiğini bırakır; almış olan cayarsa aldığının iki katını geri verir.

Bu noktada halk arasında kapora adı altında ödenen paraların hangi irade ile verilip alındığının tespit edilmesi gerekmektedir. Kapora ödemesi sırasında karşılıklı iradelerin tespit edilebilmesi durumunda yapılan ödemenin hukuki düzlemde Bağlanma parası niteliğinde mi olduğu yoksa Cayma parası niteliğinde mi olduğu anlaşılacaktır. Akabinde ödenen paranın geri alınabilmesine yönelik doğru hukuki bilgi verilebilecektir.

6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 177. Maddesinde Bağlanma parası adı altındaki düzenlemede: ‘’sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para cayma parası olarak değil, sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır’’ ifadesi yer almaktadır. Kanunun lafzından sözleşmenin yapılması sırasında taraflardan birinin para ödemesinin hukuki düzlemde öncelikle bağlanma parası olarak kabul edileceği anlaşılmaktadır. Misal; bir araba alımı için görüşüldüğünü varsayalım. Alıcı ile satıcının el sıkıştığını, herhangi bir yazılı sözleşme yapılmadığını, alıcının satıcıya banka aracılığı ile kapora adı altında bir miktar para gönderdiğini varsayalım. Bu durumda alıcı arabayı almaktan vazgeçtiğinde göndermiş olduğu bu parayı geri isteyebilir mi? Borçlar Kanunu’nda kapora adı altında bir düzenleme yoktur. 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nda yapılan ödemenin öncelikle Bağlanma parası olarak kabul edilmesi karine olarak yer almaktadır. Bu durumda yapılan ödemenin Cayma parası olarak kabul edilmesi mümkün olmayacaktır ve gönderilen paranın Bağlanma parası olarak kabulü gerektiğinden iadesi gerekecek bu nedenle alıcı tarafından gönderilen paranın iadesi talep edilebilecektir. Bağlanma parasının fonksiyonu sözleşmenin yapıldığının ispatlanabilmesidir. Bunun dışında bir amaçla satıcı tarafından alıcının sözleşmeden döndüğünde el koyabileceği bir para değildir.

Kaparo adı altında yapılan ödemelerin geri alınabilmesi için öncelikle yapılan ödemenin sözleşmede yer alıp almadığı incelenmeli. Yer alıyorsa sözleşmede bağlanan hukuki durum tespit edilmelidir. Sözleşmede bu yönde bir düzenleme bulunmuyorsa veya sözleşme bulunmuyorsa yapılan ödemenin T.B.K. 177 Bağlanma parası hükmünde olduğu kabul edilmeli ve ödenen kapora satıcı tarafından iade edilmeli ve alıcı tarafından iade gerçekleştirilmediyse talep edilmeli, talep karşılıksız bırakılırsa hukuki süreç başlatılmalıdır.

Av. Akif ÇİMEN