Limited şirket ortakları şirket borçlarından sorumlu olmayıp, sadece taahhüt ettikleri esas sermaye paylarını ödemekle ve şirket sözleşmesinde öngörülen ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerini yerine getirmekle yükümlüdürler. Dolayısıyla şirket borçlarına karşı ortaklar kendi mal varlıkları ile sorumlu değillerdir. Borçlardan dolayı alacaklılar ancak şirkete başvurabilirler. Bu durumun istisnasını ise amme borçlarından dolayı sorumluluk oluşturur.

6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un birinci maddesine göre devlete, idari kurumlara ve belediyelere ait vergi borçlarında bu kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla limited şirketin vergi borçlarından veya 6183 sayılı kanunun birinci maddesinde belirtilen borçlardan dolayı ortakların da bu borçlardan sorumlulukları doğabilecektir.

Ortakların Sorumluluğu

Limited şirket ortaklarının kamu borçları hariç alacaklılara karşı sorumlulukları bulunmamaktadır. Ancak vergi, resim, harç gibi kamu borçlarından dolayı sorumlulukları vardır. Bu sorumluluk 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. Maddesinde düzenlenmiştir. İlgili maddede ‘’Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar.’’ Denilmek suretiyle kamu borçlarından dolayı şirket ortaklarının da sorumlu oldukları ve bu sorumluluğun niteliği belirtilmiştir.

Sorumluluğun Şartları

Limited şirket ortakları şirketin borçlarından sorumlu olabilmeleri için şu hususlar gereklidir:

  1. Şirketin borcunun kamu borcu olması gerekmektedir.

6183 Sayılı (AATUHK) Kanun’un birinci maddesinde nelerin kamu alacağı niteliğinde olduğu gösterilmiştir. Buna göre:

Devlete, vilâyet hususi idarelerine ve belediyelere ait;

  • Vergi
  • Resim
  • Harç
  • Ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı
  • Vergi cezası
  • Para cezası

Gibi asli,

  • Gecikme zammı
  • Faiz

Gibi Fer’i alacaklar ve

  • İdarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan alacakları ile
  • Amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacaklar ile bunların takip masrafları

Kamu alacağı sayılır ve bunlar hakkında 6183 Sayılı Kanun uygulanır.

  1. Bu kamu borcunun şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gerekir.

Limited şirket ortaklarının kamu borçlarından sorumlu olabilmeleri için borcun şirket tarafından ödenememiş olması gerekir. Daha açık bir ifadeyle kamu alacakları için doğrudan ortaklara başvurulamaz, önce şirkete başvurulması gerekmektedir. Bundan sonra tahsil edilemeyen borçlar için ortaklara başvurulabilecektir. Dolayısıyla ortakların sorumlulukları şirketten tahsil edilemeyen borçlar içindir denilebilir.

Kamu borcu için doğrudan kendisine başvurulun ortak, borcun önce şirketten tahsil edilmesini talep edebilecektir.

Bu şartların sağlanması halinde ortaklar şirketin kamu borçlarından sorumlu olacaklardır.

Sorumluluğun Kapsamı

Yukarıda belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde şirket ortakları kamu borçlarından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacaklardır. Bu husus 6183 Sayılı Kanun’un 35. Maddesinde ‘’…amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar.’’ Denilmek suretiyle belirtilmiştir.

Dolayısıyla şirket ortaklarının kamu borçlarından sorumlulukları vardır. Ancak bu sorumluluk sermaye hissileri oranındadır.  

Şirket Ortağının Payını Devretmesi Halinde Sorumluluk

Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde dahi kamu borçlarından sorumluluğu devam edecektir. Bu husus 6183 Sayılı Kanun’un 35. Maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. İlgili fıkraya göre şirketteki sermaye payının devredilmesi halinde, payı devreden ve devralan kişilerin devir öncesi amme alacaklarının ödenmesinde müteselsil sorumlu olacakları belirtilmiştir.

Buna göre payın devri halinde devir tarihi öncesindeki kamu borçlarının şirketten tahsil edilememesi durumunda devreden önceki ortak ile devralan yeni ortak bu borçlardan dolayı müteselsilen sorumlu olacaklardır. Başka bir ifadeyle payın devri halinde kamu borcundan sermaye hissesinin oranına göre devreden ortaktan tahsiline gidilebileceği gibi doğrudan devralan yeni ortaktan da tahsil yoluna gidilebilecektir.