213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355’inci maddesine göre 01.08.2009 tarihinden önce verilmesi gereken beyannamelerin süresinde verilmemesi halinde özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için mükellefe beyanname vermesi için belirli bir süre verilmesi, bu sürede yükümlülüğünü yerine getirmeyen veya eksik ya da yanıltıcı şekilde yerine getirenler için ceza hükümlerinin uygulanacağı hususlarını içeren yazılı bir bildirim yapılması gerekmektedir. Yazılı bir bildirim yapılması özel usulsüzlük cezasının kesilebilmesi bir şarttır. Fakat dikkat edilmesi gereken husus yazılı bildirim şartının 01.08.2009 tarihinden önce verilmesi gereken beyannameler için uygulama alanı bulduğudur. 

01.08.2009 tarihinde yürürlüğe girmek üzere eklenen ‘"Ancak, bu ödevlerin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca yapılan düzenleyici idari işlemlerle duyurulması halinde, ilgililere ayrıca yazılı olarak bildirilme şartı aranmaz." cümlesi ile artık 01.08.2009 tarihinden sonra verilmesi gereken formların, bildirimlerin süresinde verilmemesi halinde ödevlerin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığı'nca yapılan düzenleyici idari işlemlerle duyurulması durumunda yazılı bildirim yapılmasının gerekmediği anlaşılmaktadır.

Nitekim, Danıştay 14. Dairesi’nin 2014/4452 Esas 2016/2207 Karar numaralı 16.5.2016 tarihli kararında da“Buna göre, 1.8.2009 tarihinden önce verilmesi gereken 2009/1 ila 6’ncı dönemlere ilişkin katma değer vergisi beyannamelerini vermeyen davacıya yukarıda belirtildiği şekilde herhangi bir yazılı bildirim yapılmadığından, adına kesilen söz konusu özel usulsüzlük cezalarında hukuka uygunluk bulunmamıştır. Bu nedenle, ayrıca ilgililere yazılı bildirimde bulunma zorunluluğunun olmadığı gerekçesiyle itiraz konusu Vergi Mahkemesi kararının kabule ilişkin kısmını bozan ve davanın reddine karar veren Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.” bu durum belirtilmiştir. Aynı şekilde yine Danıştay 14. Dairesi’nin 2014/4453 Esas 2016/2208 Karar numaralı 16.5.2016 tarihli kararında bu husus şöyle ifade edilmiştir: “Buna göre, 1.8.2009 tarihinden önce verilmesi gereken uyuşmazlık dönemlerine ilişkin katma değer vergisi beyannamelerini vermeyen davacıya yukarıda belirtildiği şekilde herhangi bir yazılı bildirim yapılmadığından, adına kesilen söz konusu özel usulsüzlük cezalarında hukuka uygunluk bulunmamıştır. Bu nedenle, ayrıca ilgililere yazılı bildirimde bulunma zorunluluğunun olmadığı gerekçesiyle itiraz konusu Vergi Mahkemesi kararını bozan ve davanın kısmen reddine, kısmen kabulüne karar veren Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.”

Av. Akif ÇİMEN - Stj. Av. Hüseyin SAĞLAM